Başarılı içerik pazarlamacılarının bazı hamleleri içeriğin daha geniş kitlelere ulaşması ve doğal olarak marka farkındalığına olumlu etkisi oluyor. Peki bu işin sırrı ne?
Gönderdikleriniz konusunda üretken ve tutkulu kalmanın yolu şu şekilde:
1. Sadece satış yerine hizmet vermeye başlayın
Aşırı 'satış odaklı' bir içerik yaygın bir hatadır. İçerik yaratıcıları tükendiğinde bunu gerçekten görüyorsunuz. Acele etmeye başlıyorlar ve okuyuculara öncelik vermeyi bırakıyorlar.
İnsanlar satın almak için zorlanmak istemiyor. Bu nedenle, içerikten ne elde edebileceğinize değil, bunun kitlenize nasıl yardımcı olabileceğine odaklanın. Neye değer verdiklerini, onları neyin mutlu edeceğini, bir şeyi nelerden keyif aldığını ve hangi bilgilerin onlara yardımcı olduğunu öğrenilmesi doğru seçenek olabilir.
İçeriği planlarken akılda tutulması gereken dört tür okuyucu değer ise şu şekilde;
— Psikolojik değer: Hayatınızın bir parçası olan bir öğeye, fikre veya kişiye verdiğiniz önem
— Parasal değer: Bir varlık veya hizmet için satmanız durumunda ödediğiniz para miktarı
— İşlevsel değer: Az önce satın aldığınız ürünün fiziksel performansından elde ettiğiniz fayda
— Sosyal değer: Hayatta deneyimlediğiniz değişikliklere verdiğiniz miktar
Harika içerik yayınlamanın anahtarı, hedef kitlenizin beklediğinden daha fazla değer sunmaktır. Aslında, bu tutkuyla bağlanabileceğiniz bir amaç.
2. Kısalık en doğru seçenektir
Uzunluk, bir yazar ve okuyucular için göz korkutucu olabilir. Bu yüzden daha kısa yazmaya cesaret edin. Uzun bir parça yazarsanız, onu kesin ve bir dizi daha kısa içerik parçası yayınlayın. Çünkü kısalık, düşüncenin netliği ile başlar. Düşüncelerinizi en başından net ve özlü bir şekilde aktaracak şekilde yazın. Harika içerik, başlığınızla başlar, bu yüzden orada daha fazla zaman geçirin, gerisi daha hızlı olacaktır.
3. Bazı SEO kısayollarını deneyin
SEO aslında konuya daha hızlı ulaşmanıza ve süreçte daha çekici içerik oluşturmanıza yardımcı olabilir. Başlığınızı yazın ve ardından kesip Google'a yapıştırın ve aratın, sonuçları inceleyin.
— "Diğer içeriklere kıyasla nasıl görünüyor?
— "Google'ın birinci sayfasında görünmek için neyi değiştirmeniz gerekiyor?"
— "İnsanların sahip olduğu sorulara cevap veriyor mu?”
Zamanınız varsa, ilk aramanızı ve ilgili aramalarınızı karşılamak için başlığınızı nasıl değiştirebileceğinizi görmek için Google'ın "ilgili aramalar" bakmak doğru seçenek olabilir. Rakiplerinizden daha iyi içerik yazarsanız ve soruyu daha iyi yanıtlarsanız, Google sizi en iyi arama motoru sıralamasıyla ödüllendirilirsiniz.
4. Anlatmayı sevdiğiniz hikayeleri anlatın
Bir hikaye hakkında tutkuluysanız, hedef kitleniz sözleriniz ve yazma tarzınız aracılığıyla bunu anlayabilir. Öyleyse, hikayeyi hazırlamak için zaman ayırın. Seyircinin neyle uzaklaşmasını istiyorsunuz? Hikayenizin bir bölümünün yavaş olduğunu düşünüyorsanız, o kısmı hızlı geçin ya da hikayenin en heyecanlı kısımlarına odaklanın.
5. İçerik trendlerini takip edin
En iyi yazarlar en son içeriği takip eder Bunu yapmamak, içeriğin sabit kalmasına, sizin ve kitlenizin zamanını boşa harcamasına neden olabilir. Bir gönderiyi her planladığınızda, kaleme aldığınızda veya yayınladığınızda bu içerik trendlerini aklınızda tutmanız gerekiyor:
— Sesli aramanın yükselişi: Hedef kitleniz muhtemelen ihtiyaç duydukları şeyi aramak için Alexa gibi bir dijital asistan kullanıyor. İçerik artık soruları yanıtlayan doğal dilde yazılmalıdır. Tam cümlelerle yazılmalı, uzun kuyruklu anahtar kelimeler kullanılmalı ve 'yakınımdaki' aramalarından yararlanılmalıdır.
— Daha fazla niş alanlara odaklanın: Sektörünüz ne olursa olsun, büyük olasılıkla içerik doygunluğu ve benzer içerik yayınlayan birçok şirket var. 2022'de öne çıkmak ve belirli anahtar kelimeler için sıralamada yer almak için, markalar belirli bir alıcıya ulaşmak için içerikle daha niş oluyor. Genel bir konu yazmak yerine, belirli bir sektöre veya alıcıya yönelik bir konu yazabilirsiniz
— Farklı formatlara odaklanın: İçeriğinizi farklı biçimler ve hedef kitleler için yeniden kullanın. Bazı insanlar yazılı kelimeyi sever; bazıları videoları sever, bazıları görselleri veya infografikleri sever. Bazıları daha uzun içeriği sever, bazıları (y kuşağı gibi) daha kısa içeriği seveceğini göz önünde bulundurun.
Sonuç olarak, şirketlerin en iyi içeriği üretmesi zorunluluk değil. Bunun yerine, izleyicilerin engellerin üstesinden gelmesine yardımcı olmak için içeriğin bağlantıyı nasıl sağladığına odaklanmalılar. Herkesin içerik işinde olduğu bir çağda işte böyle gelişirsiniz.